-
AMATÖR DENİZCİ BELGESİ
Forum: Genel Muhabbet
Son Yorum: VeYSeL
11-07-2022, 05:55 PM
» Yorumlar: 3
» Okunma: 583 -
Üye Rozetleri
Forum: Genel Muhabbet
Son Yorum: VeYSeL
11-04-2022, 09:20 AM
» Yorumlar: 23
» Okunma: 2,810 -
ZONGULDAK YOLCUSU KALMASI...
Forum: Kişisel Raporlar
Son Yorum: VeYSeL
11-04-2022, 07:51 AM
» Yorumlar: 7
» Okunma: 482 -
Benzine zammmmm
Forum: Genel Muhabbet
Son Yorum: VeYSeL
11-03-2022, 11:38 AM
» Yorumlar: 17
» Okunma: 6,298 -
Mini IRONBUTT (Eskişehir'...
Forum: Kişisel Raporlar
Son Yorum: doctor
10-04-2021, 01:44 PM
» Yorumlar: 3
» Okunma: 392 -
GMK Whatsapp ACİL ve gidi...
Forum: Moto Kafe
Son Yorum: EmreGndZ
05-21-2021, 07:14 AM
» Yorumlar: 323
» Okunma: 74,260 -
Yardım
Forum: Sohbet & Muhabbet
Son Yorum: Barış
05-06-2021, 07:42 AM
» Yorumlar: 3
» Okunma: 1,583 -
Square Tin Containers Wit...
Forum: Sohbet & Muhabbet
Son Yorum: Lindajeon
04-13-2021, 07:17 AM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 587 -
İndirimli Ürünler
Forum: Market
Son Yorum: MuratD
03-10-2021, 07:38 AM
» Yorumlar: 11
» Okunma: 2,141 -
Excell sayfalarını birleş...
Forum: Dökümanlar
Son Yorum: ahmetyildirim
02-07-2021, 12:32 PM
» Yorumlar: 10
» Okunma: 5,243
- Toplam Yorumlar:77,037
- Toplam Konular:4,172
- Toplam Üyeler:1,633
- Son Üye:Kerem Yahşi
Arkadaşlar şu bota bir bakın derim..
ihtiyacı olanlar için bence çok uygun..
[attachment=54]
MotoMax 'da Ürün Sayfasına Gitmek için BURAYI tıklayın
15 yaşındaki Toprak Razgatlıoğlu, geçtiğimiz günlerde kendinden yaşça büyük pek çok yarışçıyı pistte geride bırakıp bu sezon Türkiye’nin en hızlı iki sporcusundan biri olma unvanını kazandı. Toprak bu yıl üç Avrupa ülkesinde yapılacak 8 motosiklet pist yarışında Türkiye’yi temsil edecek
Henüz 15 yaşında ama bu sezon Türkiye’nin en hızlı iki sporcusundan biri seçildi. Aslında bu bir tesadüf değil, hız 15 yaşındaki Toprak Razgatlıoğlu’nun genlerinde var. Babası Arif Razgatlıoğlu’nun lakabı “Tek Teker”; motosiklet sporuna meraklı kişilerin yakından tanıdığı bir isim. Toprak da “Armut dibine düşer” deyiminin hakkını vermiş, henüz 5 yaşındayken motosiklete biniyormuş, 7 yaşından itibaren motor parkurlarında dağıtılan ödülleri toplamaya başlamış. 13’üne geldiğinde pistte kendinden yaşça büyük motosiklet yarışçılarına pistin tozunu yutturan yine o olmuş. Alanya’da ilköğretim okulu 8’inci sınıf öğrencisi olan Toprak, bu yıl Türkiye’nin en hızlı iki sporcusundan biri seçildi.
Toprak bu yıl Türkiye Pist Şampiyonu Barış Tok ile beraber Almanya, Avusturya ve Hollanda’da 8 ayak üzerinden yapılacak, dünyanın her yerinden gelen sporcuların mücadele edeceği Yamaha R6 Dunlop Cup’ta yarışacak. Böyle bir yarışa katılacağı için neler hissettiğini sorduğumda Toprak, heyecanla anlatmaya başlıyor: “Şu an en çok Kenan Sofuoğlu gibi dünya şampiyonu olmak, sonra da Moto GP’de Valentino Rossi ile yarışmak istiyorum. Zaten Kenan Ağabey, başarılı olacağıma çok inanıyor, ‘Sen de benim gibi olacaksın ama çok çalışman lazım’ diyor. Ben de okuldan sonra bisikletle yokuş çıkıp kros yaparak kondisyonumu geliştiriyorum. Bir de KTM motorumla antrenman yapıyorum. Okuldaki arkadaşlarımın, ‘Sen bizim gururumuzsun’ demesi hoşuma gidiyor.”
ŞAMPİYON OLMAK İÇİN DOĞMUŞ
“Motosikletli şov” deyince ilk akla gelen isimlerden biri olan Toprak’ın babası Arif Razgatlıoğlu, oğlunun motosiklet kariyerini gururla anlatıyor: “Bugüne kadar motokros ve enduro yarışlarında çok sayıda birincilik kazandı. 13 yaşında ilk pist yarışında kendisinden büyük ağabeylerini geride bırakıp 4’üncü oldu. Sonra da 2’nci ve 1’inci. Herkes çok şaşırdı tabii... Eski Federasyon Başkanı Süleyman Memnun ‘Bu çocuk şampiyon olmak için doğmuş’ diyordu. Türkiye Motosiklet Federasyonu’nun desteğiyle geçen yıl İspanya ve Yunanistan’a da gittik. Toprak, Yunanistan’da 26 yarışçı arasında 4’üncü oldu. Bu yıl da federasyonun davetiyle İstanbul Park’a geldik. Toprak ilk turda çok iyi bir derece elde ederek tüm yarışçıları geride bıraktı. Onun babası, antrenörü, her şeyiyim. Başarılı bir sporcu olması için elimden geleni yapıyorum.”
BARIŞ TOK’TAN DESTEK
Türkiye’yi Toprak’la beraber Avrupa pistlerinde temsil edecek Barış Tok ise tecrübeli bir isim. 2009 Türkiye Pist Şampiyonluğu ve Doğu Avrupa üçüncülüğü olan başarılı sporcu Barış Tok da, Türkiye’nin en hızlı sporcusu olarak uluslararası arenada mücadele edecek. Deneyimli sporcu, Yamaha R6 Dunlop Cup’ta birlikte yarışacağı genç arkadaşı Toprak’a bilgi, beceri ve tecrübelerini aktararak destek olacağı sözünü veriyor.
[url= http://www.haberturk.com/yazarlar/592104...zli-cocugu]Kaynak[/url]
Arkadaşlar
Gebze Motosiklet Kulübü olarak amacımız belli.. Özü Sözü bir olan, Hoş sohbet Moto Dostlar ile birlikte olmak, geziler, eğitimler, organizasyonlar düzenlemek.. Daha detaylı Misyonumuz hakkında bilgilerimiz BURADA mevcut zaten.
Ha bu arada evet.. Aramızda çamuru seven arkadaşlar var.. (Başta ben olmak üzere) ,
evet kimi zaman arkadaşlara takıldığımızda olur ama unutulmamalıdır ki
Biz Motosiklet Tarzı Ayrımı Yapmıyoruz , Biz İnsan Ayrımı Yapıyoruz..
Şimdi bu cümleyi de yanlış anlayacak olan kişiler olabilir biraz daha açayım..
Eğer yüze gülüp arkadaş iş çevriliyorsa, Guruplaşma ve ayrımcılık için ciddi ciddi zemin hazırlanıyorsa, fesatlık ve çekememezlik yapılıyorsa, başkalarının onuru ve gururu kırılıyorsa, yalancılık varsa.. bunlar bize göre değildir..
Şimdi yaptığımız bazı gezilerden Motosiklet fotoğrafları ekleyeceğim ki Gezilerimizde ne tarz motosikletlerin olduğunu belgelenmiş şekilde görebilesiniz..
Son olarak tekrar etmek isterim ki bizim için Motosiklet Tarzınızın hiç önemi yok.. Sloganımızda da söylediğimiz gibi..
Hatta motorunuzun olmasına gerek bile yok..
Motorcu ruhunuz ve Hoş Sohbetiniz Bize Yeter.. :çiçek::kalp:
Yukarıda yayınlanan fotoğrafların tamamı Gebze Motosiklet Kulübü Toplantı, Etkinlik ve Organizasyonlarında Çekilmiştir.

Arkadaşlar bu sabah saat 04:00 de baya şiddetli bir deprem oldu..
merkezi gölcük müş.. ailecek uyandırdı..:hö:

Cep’te Gizlenen Gerçekler
Nobel ödüllü Amerikan onkolog Devra Davis cep telefonlarıyla ilgili sarcısı bir kitap yazdı; 6 yıl öncesine kadar güvenli zannederdim. Ama öyle deney sonuçları gördüm ve baskıya şahit oldum ki, artık sağlığa alarm derecesinde zararlı olduğunu düşünüyorum.
Devra Lee Davis
Dünyanın en önemli kanser uzmanlarından biri olarak bilinen Nobel ödüllü Amerikalı Devra Davis, yeni kitabı “Disconnect” (Bağlantıyı kes) ile gündeme oturdu. Davis, cep telefonlarının sağlığa etkileri konusunda “küresel bir alarm durumu” ilan edilmesi gerekirken, cep telefonu endüstrisinin büyük çabaları sonucunda bu cihazın zararlarını göstermeye çalışan saygın bilim adamlarının karalandığını, hatta dünyanın bir numaralı sağlık otoritesi Dünya Sağlık Örgütü’nde (WHO) bile cep telefonu zararları konusunda entrikalar döndüğünü yazdı. İşte Pittsburg Üniversitesi Onkoloji Departmanı direktörü olan ve sayısız ödüle layık görülen Davis’in kitabından çok çarpıcı satırbaşları:
Bir bilim adamı olarak bundan 6 yıl öncesine kadar cep telefonlarının güvenli olduğuna inanıyordum. Hükümetlerin, sağlık kurumlarının insan sağlığını böylesine tehdit edeceğinden şüphelenilen bir cihazın tüm dünyada hızla yaygınlaşmasına bile bile izin vermeyeceklerini düşünüyordum. Ancak son 6 yılda öğrendiklerim beni bu düşünceden vazgeçirdi.
Kanserli bir hücrenin şu anki modern cihazlar tarafından tespit edilebilmesi için binlerce kez bölünüp çoğalması gerekiyor. Ambulans aramak için kullandığınız cep telefonu aslında ambulansı aramanızın ana sebebi olabilir.
Sigorta şirketleri cep telefonu firmalarına sigorta hizmeti vermiyor çünkü bu firmaların ileride cep telefonlarının ileride sağlık sorunlarından zarar gören insanların açacağı davaların hedefi olacağını düşünüyorlar. 25 yaşına kadar insanların beyinleri gelişmeye devam eder. Çocuklar bundan 5 sene öncesine kadar bu kadar yoğun bir elektromanyetik dalgaların yoğun olduğu bir ortamda yaşamıyordu. Son araştırmalar açıkça ortaya koyuyor ki radyo dalgaları da yarattıkları radyasyonla yaşayan hücrelerin bozulmasına sebep olabiliyor. Bu zarar çocuk beyinleri için çok da riskli. Rus bilim adamlarının cep telefonu kullanan 5-12 yaş arası çocuklar üzerinde yaptıkları 5 yıllık araştırma sonucunda bu çocukların cep kullanmayan yaşıtlarına oranla beyin kapasitesinde düşme, dikkat dağınıklığı ve öğrenme bozuklukları görüldü.
İşte kanıtlar
İnsanlarda kansere yol açtığı bilinen maddelere maruz kalan fareler de mutlaka ama mutlaka bu hastalığa yakalanıyor. Bu nedenle farelere başka maddelerden gelecek zararların da insanları aynı şekilde etkileyebileceği düşünülerek cep konusunda fareler üzerinde birçok araştırma yapılıyor.
5 SAATTE BÜYÜK DEĞİŞİM
Atina Üniversitesi’nde fareler uzerinde yapılan deneyde de 1 saat cep telefonu ve wifi bulunan ortamda kalan farelerin öğrenme bozukluğu çektiği, uzun süre bu dalgalara maruz kalan farelerin de 5 saat önce öğrendiklerini bile unuttukları görüldü. Hamile farelerin de bu dönemde cep telefonu dalgasına maruz kalmalarının ardından hücrelerinin bozulduğu, bu bozukluğun yavrularında da beyin zararına yol açtığı belirlendi.
BEYİN DUVARINI İNCELTTİ
İsveç’teki Rausing Laboratuvarı tarafından yapılan araştırma sonucunda günde 2 saat cep telefonunun tehlikeli dalgalarına maruz kalan hayvanlarda beyni zararları maddelerden koruyan beyin-kan duvarının inceldiğini ve güçsüzleştiğini gözlemledi. Ve vücuttaki hücre bozulmalarını tedavi eden genlerin de bu işlevlerini yerine getiremedikleri belirlendi.
EN ÇOK ZARARI ÇOCUKLARA
2010 yılında Avusturyalı bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre çocukların kemik ilikleri yetişkinlere oranla 10 kat daha fazla radyasyon emiyor.
KANSERDE 3 KAT ARTIŞ
Dünyanın en çok cep telefonu kullanan ülkesi olan İsrail’de 20 yaş altındaki kişilerde başın cep telefonunun tutulduğu bölgesindeki organlardaki kanserlerle ilgili vakalarda 3 kat artış kaydedildi. Kullanım kılavuzlarında iPhone için 1.5, Blackberry içinse 2.5 santimetre ‘kulağınızdan uzak tutun’ deniyor.
WHO’da cep telefonu krizi
2003 yılında Dünya Sağlık Örgütü’nde kimsenin çok da haberi olmayan bir cep telefonu krizi yaşandı. WHO’nun Harvard mezunu Norveçli başkanı Gro Harlem Brundtland WHO’daki ofisi içerisinde cep telefonu kullanılmasını yasakladı.
Gro Harlem Brundtland
Ofisin çevresine odaya girenlerin mutlaka cep telefonlarını kapatması yönünde uyarılar da asıldı. Bir gün, ziyarete gelen gazetecilerle konuşurken röportaj sırasında başı ağrıyınca “Kimsenin telefonu açık mı?” diye sordu. Fotoğrafçının telefonunu titreşime aldığı ortaya çıktı.
Uzun süredir cep dalgalarına maruz kalmadığı için odada bir cep telefonunun açık olması bile onu etkilemişti. Dünya Sağlık Örgütü’nün cep tehlikesi konusunda daha aktif olması gerektiğini savundu. Ancak bu kaygıları dile getirmesinden 5 ay sonra görevinden oldu. Arkasında cep telefonu endüstrisinin adamı olarak bilinen ve “cep telefonları zararsız” kampanyasının dünyadaki en önemli temsilcisi olarak görülen yardımcılarından Avustralyalı Michael Repacholi’nin olduğu savunuldu. Repacholi, 3 yıl sonra elektromanyetik dalgaların zararlarıyla ilgili yapılan ve “zararsız” sonucuna varılan çalışmada cep telefon endüstrisinden para aldığı ortaya çıkınca WHO’daki görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Başkan’ın “deli” olduğuna WHO yönetim kurulunu ikna ederek görevden alınmasını sağlayan Rapacholi hakkında 2008’de, Amerika’da “insanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle” dava edildi. Dava dilekçesinde Nazi doktoru Joseph Mengele’ye benzetilen Repacholi’nin tıp eğitimi almış bir kişi olmamasına rağmen WHO’da cep telefonlarıyla ilgili ilk çalışmanın başına getirildiğini, onun da cep telefonu şirketlerinin çıkarları doğrultusunda hareket ettiği ileri sürüldü.
Michael Repacholi
Önce sigara şimdi ‘cep’e karşı
Sigaranın zararlarının tartışıldığı 1970’lerde sigara konusunda çok önemli araştırmalara imza atan Alman profesör Franz Adlkofer, şimdiye dek cep telefonları için yapılan ve AB’nin 3 milyon euro’luk fonla desteklediği REFLEX çalışmasında da başroldeydi. Cep telefonu konusunda kararı “belirsiz” olarak açıklanan bu çalışmanın açıklanmayan sonuçlarından biri radyo dalgalarının hücrelerin normal olarak çalışmasına engel olduğunun tespit edilmesi, bu durumun yeni çıkan 3G telefonlarda önceki telefonlara oranla çok daha ciddi şekilde görülmesiydi.
Franz Adlkofer
Cep telefonlarını üzerinde taşıyan, günde 2 ile 4 saat arasında kullanan erkeklerin sağlıklı sperm sayıları diğer erkeklere göre çok daha düşük. 2006 yılında GATA’daki bilim adamları tarafından yapılan araştırma sık cep telefonu kullanan erkeklerde spermlerin daha az hareketli ve daha az sağlıklı olduğunu gösterdi. Bu çalışma 7 farklı ülkedeki uzmanların araştırmalarıyla da desteklendi.
Cep’in mucidi şimdi en azılı düşmanı
Şu anda dünyada cep telefonlarıyla ilgili en önemli araştırmaları daha önce cep telefonu endüstrisinde bilim adamı olarak çalışan ve modern cep telefonlarının tasarlanmasında büyük rol oynayan Utah Üniversitesi profesörü Om Gandhi yapıyor. Amerikan senatosunda 5 yaşındaki çocukların beyinlerinin cep telefonu dalgalarından nasıl etkilendiğine dair bir sunum da yapan Gandhi, bu kaygılarını dile getirmeye başlamasının ardından cep telefonu üreticilerinin bir numaralı hedefi oldu. 2000’li yıllardan itibaren yaptığı araştırmalara hiçbir fon sağlanmadı, onu karalamak için cep telefonu firmaları tarafından uzmanlar çalışmalarında hatalar bulsunlar diye özel olarak tutuldu.
Om Gandhi
Gandhi cep telefonu firmalarının cihazların sağlığa etkilerini test ederken cihazın kafatasından 1.5 santim uzakta tutulduğunu varsaydığını , oysa ki telefon beyinden her 1 milimetre uzaklaştırıldığında beyne elektromanyetik dalgaların erişiminde yüzde 10 azalma görüldüğünü, bu nedenle testlerde cihazların zararsız çıkmasının da çok normal olduğunu söyledi. Yeni nesil telefonlar konusunda ise şu uyarıda bulunuyor: İlk cep telefonlarında sadece tek bir anten vardı. Ancak şimdiki akıllı telefonlarda hem GPS anteni, hem telefon anteni, hem internet için özel anten bulunuyor. Bu da radyasyonun 3’e katlanması demek.
Korunma yolları
Kitapta cep telefonu dalgalarının zararlı etkilerinden korunmak için bir reçete de sunuluyor.
· Kesinlikle ama kesinlikle cep telefonunu kulaklıkla kullanın. Mümkünse kablolu bir kulaklık ile konuşun. Wireless ve Bluetooth kulaklıkları kullanmadığınız sürece açık tutmayın.
· SAR değeri düşük bir telefon alın. (Değişik telefonlar için SAR değerlerini www.sarvalues.com adresinden öğrenebilirsiniz)
· Asansör gibi kapalı alanlarda ve otomobil, metro, tren gibi toplu taşıma araçlarında telefon kullanmamaya özen gösterin. Düşük sinyal seviyesi olan yerlerde görüşmelerinizi mümkün olduğunca kısa tutun.
· Telefonun elektromanyetik dalga yayan antenleri arka bölümündedir. Telefonu mutlaka cebinizde taşıyacaksanız vücudunuza temas eden yön ekranın olduğu taraf olsun.
· Hamile kadınlar cep telefonunu karın bölgelerinden uzak tutsunlar.
· Kulaklık kullanamadığınızda telefonu hoparlörden kullanmaya özen gösterin.
· Haberleşmenizi mümkün olduğunca SMS aracılığıyla yapın.
· Telefonu uyurken kapatmayacaksanız kesinlikle yastığınızın altına koymayın, yatağınıza da mümkün olduğunca uzakta tutun.
Dakar Rallisi'nde, 2.'lik kupası aldık
Dünyanın en zorlu yarışlarından 32. Dakar Rallisi Arjantin'in Başkenti Buenos Aires'te sona erdi. 'Dakar Fatihi' lakaplı Kemal Merkit Mekanik Destek almadan yarışanlar kategorisi 'Malle Moto'daki kıran kırana mücadele sonucunda 2.'lik kupasını almayı başardı.
Dünyanın en zorlu yarışlarından 32. Dakar Rallisi Arjantin'in Başkenti Buenos Aires'te sona erdi.
1 Ocak'ta Buenos Aires'ten start alan 9 bin 605 km'lik yarışta 500'e yakın aracın Arjantin, Şili topraklarında zorlu parkurdaki mücadelesi sona erdi.
'Dakar Fatihi' lakaplı Kemal Merkit motor sporlarının zirvesi, şimdiye kadar yapılmış Dakar'ların en zorlularından biri olan Dakar 2011'den gene kupayla dönüyor. Merkit, Mekanik Destek almadan yarışanlar kategorisi 'Malle Moto'daki kıran kırana mücadele sonucunda 2.'lik kupasını almayı başardı.
Çöl kaplanı, 186 motosikletin katıldığı ve yalnızca 94 motosikletin bitirebildiği bu zorlu yarışta genel klasmanda da 59'uncu olarak müthiş bir başarıya imza attı. Ayrıca Kemal, 5.Dakar'ını da bitirerek adını Dakar efsanelerinin arasına yazdırdı.
Kemal Merkit yaptığı açıklamada, yarış süresince desteğini esirgemeyen, Dakarturk.com web sitesine mesaj gönderen herkese ve sponsorlarına çok teşekkür ederek, Bir kez daha bu zorlu yarışı bitirmeyi başarmaktan duyduğu mutluluğu ve 5. Dakar'ını bitirmenin onurunu yaşadığını belirtti.
Çöl Kaplanı Kemal Merkit, Çarşamba akşamı İstanbul'a dönecek.
KEMAL MERKİT 21 OCAK PERŞEMBE AKŞAMI THY’NİN TARİFELİ UÇAĞI İLE SAAT 20:05’DE TÜRKİYE’YE GELECEK.

FOTOLAR KARIŞIK DÜZELTMEK ÇOK ZORDU İDARE EDİN ARKADAŞLAR...
Yılbaşı gecesi yola çıktık ve 2 gün uzun köprü semalarındaydık yedik içtik gezdik ava gittik fakat hiç birşey vuramadık nasip değilmiş maksat gezmekti zaten. Buyrun fotolar;

Arkadaşlar bildiğiniz üzere forumda bugün için sözleşmiştik ve gittik .) katılımcı olarak osman abi ben ve ercan a çok teşekkürler.. güzel bir ekip olduk özellikle ercan motoru olduğu halde bize eşlik etmek için cross aldı bugün arazide onunda notunu verdik bir kaç eksiği olmasına rağmen çok iyiydi..ufak tefek düşmeler kalkmalar olmadan olmaz tabiki ama çok eğlenceli bir gündü...bugün aramıza eskilerden ersinde katılacaktı fakat yetişemedi diye gelemedi....onuda aramızda tekrar görmekten mutlu oluruz cross tayfası büyüyor...bu haftaki sloganımız içindeki öfkeyi asla hapsetme :)
İŞTE FOTOLAR PART (1)
PART 2 VE VİDEOLAR DAHA SONRA...

Az önce internette motorla gidilecek rotaları araştırıyordum..
birden aklıma geldi.. önümüzde şubat-mart var.. Nisan ve Mayıs'a doğru havalar düzelecektir yavaş yavaş..
Bizde şimdiden Nisan'a doğru cumartesinden çıkılacak pazara dönülecek yada
pazar erkenden çıkılıp akşama dönülecek rotalar çıkartalım..
( yaklaşık 300km gibi)
Üzerinde konuşalım.. 2 ayda iyice pişirelim.. bahara da oturup yiyelim :]
Kısacası Mutfak Çalışmasına Başlayalım..
Şimdi Öncelikle:
Şimdi benim aklımda olan bir kaç yeri yazacağım..
sizlerde gitmeyi düşündüğünüz yerleri benim gibi bildirin.
Daha sonra arasında en çok rağbet gören yerleri anket olarak açacağım ve oylamalara göre sıraya koyacağım..
sonrasında da teker teker bu yerler için konu açıp yol haritasını çıkartıp detaylı planlarını yaparız..
İznik ve Sansak Kanyonu (Yaklaşık 100Km)
Eskişehir (Yaklaşık 280Km)
Yedigöller, Bolu (Yaklaşık 220Km)
Mudurnu ve Beypazarı (Yaklaşık 300Km)
Karasu (Yaklaşık 170Km)
Çanakkale
Bozcaada