Son Aktiviteler

Forum İstatistikleri
  • Toplam Yorumlar:77,037
  • Toplam Konular:4,172
  • Toplam Üyeler:1,633
  • Son Üye:Kerem Yahşi


Yazar: emomen
03-21-2011, 07:53 AM
Forum: Moto Kafe
- Yorumlar (7)

73612_442201561151_36925831151_5696882_7206751_n.jpg


Milli Motosikletçi Kenan Sofuoğlu, Moto2 yarışmasında sezonun 1. ayak koşusunu 18. sırada tamamladı..

Moto GP'nin bir alt dalı olan Moto2'de 1. ayak gece koşusu Katar'daki Losail Pisti'nde gerçekleştirildi. Türk motosikletçi Kenan Sofuoğlu, 28. sırada başladığı mücadeleyi 18. sırada bitirmeyi başardı. Yarışmada Alman Stefan Bradl ilk sırada yer aldı.

Motosiklet Federasyonu Başkanı Bekir Yunus Uçar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kenan Sofuoğlu'nun Technomag-CIP takımıyla yarıştığı sezonun ilk koşusunda elde ettiği sıralamanın beklenenden daha iyi olduğunu söyledi.

Sofuoğlu'nun 28. sırada başladığı yarışmayı daha üst sıralara taşıdığını anlatan Uçar, ''Takım yetkilileri Kenan'ın aldığı sonuçtan memnun. Çünkü Kenan, antrenmansız yarışmak zorunda kaldı. Biraz moral ve antrenmana ihtiyacı var. İleride daha iyi olacak. Ancak Kenan'ın beklentileri daha yüksek. Bunu hak ediyor ama biraz daha antrenman yapması gerekiyor. Böyle yeni katıldığı bir kategoride zamana ihtiyacı var. Bu şartlara rağmen elde ettiği sonuçtan memnunum'' diye konuştu.

Sezonun ikinci ayak koşusu ise 3 Nisan'da İspanya'nın Jerez Pisti'nde gerçekleştirilecek.

Kaynak:Ajans Spor

Bu konuyu yazdır


Yazar: MaRaNtZz
03-20-2011, 08:35 PM
Forum: Dökümanlar
- Yorumlar (13)

KIRIK VİDAYI NASIL ÇIKARTIRIM ?

SIYRILMIŞ CIVATALARI ÇIKARTMAK KOLAYDIR.

Bir vidayı ya da cıvatayı sıyırdıysanız şanslısınız. Kolayca çıkartabilirsiniz. Sıyrılmış yıldız bir vidayı kargaburun yoluyla kafasından tutarak gevşetebilirsiniz. Bu işe yaramazsa Dremelinizin kesici ucunu kullanıp vidanın kafasında yuva açın. Daha sonra düz tornavida ile açılan yuvayı kullanarak vidayı çıkartın.

kirikvida3.jpg

Alyan başlı vidaları da yukarıdaki iki yöntemle de çıkartabilirsiniz. Ya da vidadan bir büyük alyan anahtarı ile de çıkartmayı deneyebilirsiniz. Örneğin normalde vida için 1.5 mm alyan kullanıyorsanız 1/16 inçlik bir alyan anahtarı kullanarak çıkartabilirsiniz.

kirikvida2.jpg

Bunların hiç biri işe yaramıyorsa son çare olarak vidanın kafasını kesin. Kafa kesilince ortaya bir kaç milimetre yiv ortaya çıkacaktır. Kilitli bir pense ile vidayı sıkıca tutarak gevşetip çıkartmayı deneyin.

VİDA KIRILDI NAAPAYIM ?

Bazen vidanın kafası komple kırılır ve vidanın tamamen yuvanın içinde bıra- kır. Bu gibi durumda ne yapmamız gerekir ? Parçayı komple çöpe atıp yenisiyle değiştirmek mi gerek? Aslında bu da bir çözüm, hatta parça ucuz ise en iyi çözüm de diyebiliriz ama parçayı tekrar kullanmal istiyorsanız vidayı çıkartmanın yolları yok değil.

kirikvida4.jpg

ÇIKARTMA METODU 1: VİDA ÇIKARTICI SETİ YA DA MATKAP UCU

Kırılmış vidaları sökmek için en iyi alet vida çıkartma setidir. Vida çıkartma seti aslında vida yivlerinin tam tersine yivlere sahiptir ve vidaya “içeriden” tutarak çıkartır. Vida çıkartma setini Koçtaş, Bauhaus gibi inşaat malzemesi satan yerlerde rahatlıkla bulabilirsiniz. Vida çıkartma setini kullanmak için önce kırılmış vida üstünde maktapla bir delik açmanız gerekiyor. Deliğin çapı vida çıkartma ucunun kalınlığına bağlı olarak değişir. Delme işi dikkat edilmesi gereken bir işlemdir. Delik vidanın tam merkezinde olmalı ve vidanın çeperlerine fazla yaklaşmamalıdır. Delik açıldıktan sonra vida çıkartma ucunu deliğe yerleştirin ve yavaşça saat yönü tersine çevirin ve vidayı gevşetin. Vidada thread lock varsa vidayı biraz ısıtın.

kirikvida4.jpgkirikvida5.jpg

Vida çıkartma ucunu kullanırken çok dikkatli olmanız gerekiyor. Uçlar esnek olmayan metalden yapılmıştır ve bu yüzden kırılgandırlar. Ucu yavaşça çevirin ve dik tutmaya çalışın. Yanlara doğru kayarsa kırılabilir. Vida dönmeye başlamazsa kuvvet uygulamayın. Ucu vidanın içinde kırarsanız vidayı çıkartamayabilir ve vidanın bağlı olduğu parçayı komple değiştirmek zorunda kalabilirsiniz.

kirikvida8.jpg

Piyasada ters yivli matkap uçları da satılmakta.Bunlar hem delme hem de vida çıkartma işini aynı anda yapıyorlar. Bu ters yivli uçları matkapla saat yönünün tam tersine döndürürsünüz. Uç vidayı delerken aynı anda vidayı tutar ve dışarı çıkartır. ben bugüne kadar bu matkap uçlarıyla tek başına vidayı çıkartmayı başaramadım. ama başaran arkadaşlarım da yok değil.

METOD 2: EPOXY

Vida çıkartma setiniz yoksa ya da vidanin yeri bu uçları kullabileceğiniz bir yer değilse epoxy methodunu deneyebilirsiniz. Uygulaması basittir, Yeni, bir vidanın başını kesin, Epoxy’ i karıştırıp kırık vidayı yeni vida başına yapıştırın.. Yanlız dikkat edin karışım sadece vidanın üstünde kalsın. Ana parçaya ve vidanın yivlerine bulaşmasın, bulaşırsa da hemen temizleyin. Gece kurumaya bırakın. Kuruduktan sonra alyan anahtarıyla vidayı sökün. Bu method çok sıkılmamış vidalar için geçerlidir unutmayın.

kirikvida9.jpg

METOD 3: DREMEL ve DÜZ TORNAVİDA

kirikvida10.jpg

Bu metod sıyrılmış kafasız vidaları sökmek için hızlı ama riskli bir metoddur. Dremelin kesici ucunu biryerlere sürterek iyice küçültün. Ne kadar küçük olursa o kadar iyidir. Küçültülmüş dremel ucunu vidaya yuva açmak için kullanın. Dikkat etmeniz gereken vidanın bağlı olduğu parçaya zarar vermemeniz. O yüzden bu metodu zarar görebilecek parçanın bu zarardan performansının etkilenmeyeceğinden emin olduğunuzda uygulayın. Daha sonra düz tornavida ile vidayı sökün. Vidada thread lock varsa sökmeden önce vidayı ısıtın.

HİÇ BİRİ İŞE YARAMADIYSA

kirikvida11.jpg

Anlattığımız üç yöntem de işe yaramadı ve hala sıyrık vidaya bakıyorsanız telaşlanmayın o inatçı vidayı çıkartmak için bir kaç yöntem daha var. Vidanın bağlı bulunduğu parçayı direk çöpe atarak bir zahmetten kurtulabilirsiniz. Parçanız pahalıysa bir torna dükkanında usta ellere bırakabilirsiniz. Son olarak da vidanın bulunduğu yuvayı tamamen delip vidayı yokettikten sonra Helicoil vida yuvası tamir setiyle açtığınız deliği tamir edebilirsiniz.

kirikvida12.jpg

.: İPUCU :.

BU DURUMA DÜŞMEMEYE ÇALIŞIN

Bütün bu anlattıklarımızdan daha iyi bir yol daha var: Bu duruma düşmemek.

Sıyrılmış vidalardan korunmak aslında kolaydırŞ Düzgün alet edevat kullanmak. Model helikotperlerde kullanılan standart yıldız vidalardan değildir. JIS (Japon Endüstri Standartları) a göre üretilmiştir. Kendinize JIS tornavidalarını edinmeye çalışın. Vidalara nasıl oturduklarına siz bile şaşıracaksınız.

Alyanlar ölçüleri ve kaliteleri değişiklik gösterir. Kaliteli ve tam oturan bir alyan seti edinin. Vida ile alyan arasında boşluk olması iyi değildir. Sıkı oturan bir alyan seti vidaların sıyrılma riskini minimuma indirir.

Vidaları sıyırmamak için bu dört kuralı mutlaka anımsayın:

kirikvida13.jpg

1. Vidaları gerektiği kadar sıkın. Daha fazlası vidanın üstüne çok yük bindirir.

2. Vidaların kalitesinden şüpheliyseniz hemen değiştirin.

3. Bir kırımdan sonra mutlaka tüm vidaları kontrol edin. Vidadaki ufak bir eğilme bile vidayı zayıflatır.

4. Son olarak olması gereken yerlere olması gerektiği kadar thread lock kullanın. Unutmayın thread lock parçaları yapıştırmakta kullanılmaz, asıl amacı vidaların gevşemesini önlemektir.

Bu konuyu yazdır


Yazar: Cihan
03-20-2011, 08:26 PM
Forum: Dökümanlar
- Yorumlar (2)

http://www.gearingcommander.com/

Arkadaşlar nette gezinirken güzel bir site gördüm, enteresan ve faydalı olabilir diye paylaşıyorum.

Motor marka model ve yılı seçtiğinizde motorunuzun ilk dişli son dişli ve vites oranlarını vererek hesaplama ile hangi viteste hangi devirlerde ne kadar hız yapabildiğinizi gösteriyor. Ben Transalp için baktım ve vites oranları ile ilk son dişli oranları tutuyor. Eğer farklılık varsa siz kontrol edin ve elle girişleri değiştirin. Yada listede motor yoksa tamamen manuel giriş yapın.

Bunun bize ne yararı olabilir diye düşündüm. Şöyle kullanılabilir. İlk olarak uygun devirde yada hızda vites değiştirmemizi sağlar. Dahada önemlisi motorumuzu her zaman maksimum yada en verimli tork değerlerinde sürmemize olanak verir. Akabinde en ekonomik benzin sarfiyatı için uygun devir ve hızları biliriz.

Teorik olarakta motorun max. devrinde kaç yapacağı hakkında bilgi sahibi olabiliriz. Site motorun max. güç ürettiği devri son devir olarak almış. Örnek XL 650 7500devirde ancak max. 53HP üretiyor. Her birimizin motor karakteri farklı olduğu için bu değerler değişecektir. Yinede bunları manuel girip izlemekde mümkün.

Bilmemiz gereken motorumuzun en verimli olduğu devir olacak. İnternette bu bilgiler var.

Örnek, Honda XL 650 5500 d/dk. da en yüksek torkunu üretiyor. Basitçe bu devrin az altında ve üstünde vites değiştirmek ve sürmek motordan en yüksek ve ekonomik verimi almak demektir.

Bazı arkadaşlarda ön yada arka dişliyi değiştirip bazı modifiyelere girişiyor. Bu durumda tabi tüm değerler değişiyor. Bu modifiyelerde de değerlerin nasıl değiştiğini izlemek ve ön görmek için güzel bir site ve uygulama.

Tamekranyakalama20032011215018bmp.jpg


Tamekranyakalama20032011215129bmp.jpg

Tamekranyakalama20032011215047bmp.jpg

Tamekranyakalama20032011215256bmp.jpg

Tamekranyakalama20032011214931bmp.jpg

Burada XL 650 5500 devirde yani max. torkta değişik viteslerde aşağıdaki hızları yapıyor.

Tamekranyakalama20032011215526bmp.jpg

Bu konuyu yazdır


Yazar: Cihan
03-19-2011, 10:57 PM
Forum: Bilgiler
- Yorumlar (22)

Tamekranyakalama20032011004145bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004117bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004232bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004313bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004306bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004245bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004219bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004225bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004232bmp-1.jpg
Tamekranyakalama20032011004239bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004152bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004158bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004205bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004212bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004252bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004259bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004306bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004333bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004340bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004347bmp.jpg
Tamekranyakalama20032011004354bmp.jpg

Bu konuyu yazdır


Yazar: Cihan
03-18-2011, 08:39 PM
Forum: Moto Kafe
- Yorumlar (15)

Arkadaşlar konu özetle iç lastikli olan motorlar ve lastik tamiri ile ilgili.
Lastik patladığında ne yapılır yada sizeler neler yaşadınız.
Şu onarım köpükleri iç lastiklerde de işe yararmı hiç denedinizmi?
İşe yaramıyorsa lastik sökülüp yamamı yapılıyor, yada yedek iç lastikmi taşımak lazım. Her iki durumdada lastiği sökmek lazım ve bunun için gerekli alet edevat. falan filan.
Görüşleriz ve tecrübeleriniz lütfen.

Bu konuyu yazdır


Yazar: VeYSeL
03-18-2011, 12:00 PM
Forum: Dökümanlar
- Yorumlar (8)

DT175
DT50
TW200
XT1200
XT225
XT350
XT600
XT660R
XT660X
XTZ125
XTZ250 Lander
XTZ660 Tenere
XTZ750 Super Tenere

BURADA ..


Bu konuyu yazdır


Yazar: VeYSeL
03-18-2011, 08:59 AM
Forum: Genel Muhabbet
- Yorumlar (2)

ormangülü;2137103 Adlı Kullanıcıdan Alıntı:Aya adam göndermeyi başardık ancak hala sarımsak kokusuna karşı bir çere bulamadık diye düşünebilirsiniz. Yanılıyorsunuz! Sağlığımız üzerinde pek çok faydalı etkisi bulunan sarımsağın kokusuna karşı muhteşem bir çözüm önerisi var…

fft16_mf1195506.Jpeg

Süt nefesi tazeliyor


“Gıda bilimi” dergisinde yayınlanan araştırma raporunda ABD Ohio Eyalet Üniversitesi’nden araştırmacılar, sarımsak yedikten sonra süt içmenin kokuyu önlediğini kaydetti. Uzmanlar sütün içerisinde bulunan su ve yağın nefesin kokusunu yenileyen bir özelliğe sahip olduğunu belirtti.


Ancak sütün nefesinizi tazelemesi için onu yemek yerken yudumlamak, yemeğinizi bitirdikten sonra değil. Bunu yapmak ise sandığınız kadar zor değil. 6 yaşındaki bir çocuğa süt içirmek kadar kolay olmasa da siz de sütle yapılan kokteyller veya meyveli sütleri tercih edebilirsiniz.

Yetişkinlere süt tavsiyeleri

Sade süt içmek bazıları için katlanılmaz bir durumdur. Ancak milkshake, meyveli ya da süt gibi pek çok tarif bu aşamada yardımınıza yetişecektir.

Yemeğiniz esnasında ise süt ve başka içeceklerin karıştırılmasıyla yapılan kokteylleri tercih edebilirsiniz. Sarımsaklı yemeğin yanında sütlü bir tatlı ya da aperatif de uygun olacaktır. Bu sayede hem sarımsak kokusundan kurtulacak hem de sütün diğer faydalarından yararlanabileceksiniz.

Bu konuyu yazdır


Yazar: MaRaNtZz
03-18-2011, 08:46 AM
Forum: Moto Kafe
- Yorumlar (8)

Arkadaşlar CBR 600 F için kuyruk iptali yapan Engin arkadaşımızın paylaşımı ile bende uyguladığım bir çalışma, sizlerle paylaşmak isterim,

Yapılan işlemler :

- Kuyruk grenajını, arka stopu ve sinyalleri söktüm
- Kalemle keseceğim yerleri işaretledikten sonra, ince kıl testere ile plakalığı file bağlama kancalarına kadar kestim. Bu kancalar işime yaradığı için kesmek istemedim.
- Falçata ile kestiğim yerleri bayağı bir uğraşarak düzelttim ve sonrasında zımpara yaparak düzledim.
- Plakalığı kancalara kadar kesince dolayısıyla arka stoptan kancalara kadar bagajı da kesmiş olduk ve bir boşluk oluştu.
- Oluşan bu boşluğu ölçtüm ve plastik bir parçadan aynen buraya uyacak bir kalıp oluşturdum.
- Plakalıkdaki anahtar mekanizmasını da söktüm ve yaptığım kalıp için ona da bir yer tesbit ettim.
- Sonrasında yaptığım plastik kalıbın aynısından gidip fibercide kestirdim.
- Motorda vidalayacağım yerleri belirledim ve anahtar mekanizması için de fiber parçayı deldikten sonra, ince zımparayla düzeltip, mat siyah sprey boyayla 2 günde 3 kat boya attım.
- Kuruduktan sonra boş kalan kısma monte işlemini bitirdim.
- Sırada parçayı yerine yerleştirmeme rağman kanca sisteminin üstünde kalan oluklu boşlukları kapatmak kalmıştı.
- Bunun için de bir araştırma yaptıktan sonra, nalburdan fiber macunu aldım ve sertleştirici karışımı hazırlayarak macunla boşluk kalan yerleri kapattım.
- 1 gün süreyle kurumaya bıraktıktan sonra zımparasını yaptım ve mat siyah sprey boyayla 2 kat boya da ona attım.
- Sonrasında edindiğim katlanır plakalık için yaptığım fiber parçada delikler açarak plakalığı monte ettim.
- Sinyaller için de gerekli kablo deliklerini delip, sinyalleri plakalığa monte ettim.
- 1 adet reflektörü de plakalığın altına takınca işlem tamamlanmış oldu.

Tüm bu işlemler sonucunda ortaya çıkan görüntü budur arkadaşlar :

295wcjt.jpg

2wm2vq8.jpg

2wgi4o0.jpg

sg1iww.jpg

riakk1.jpg

1zeyrgh.jpg

Eski Hali;

dc37fl.jpg

14u7qmh.jpg

Bunlarda benden;

snc00050-1.jpg

snc00048a.jpg

snc00051l-1.jpg

snc00054k-1.jpg

Bu konuyu yazdır


Yazar: MaRaNtZz
03-18-2011, 06:10 AM
Forum: Genel Muhabbet
- Yorumlar (4)

*Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım. (Mustafa Kemal Atatürk)

* Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur. (Mustafa Kemal Atatürk)

* Harpte iki meş’um (uğursuz) şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körü körüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız. (İngiliz Başbakanı Asquith(Askuyit))

* Ordunun yardımı olmaksızın Filo’nun başarı sağlayabileceği ümidine kapılmıştım; fakat şimdi bu işte müşterek bir harekatın zorunlu olduğunu anlıyorum. (Churchill( Çörçil))

* Türkler, Çanakkale’yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir. (Churchill(Çörçil))

* Bu Türk kıtaatının cesaret, metanet ve se’bat cihetiyle takdir ve senaya liyakatı, her şüphenin fevkinde bulunmuştur. Donanmasının ateşiyle de, en müessir surette muavenet gören pek cesur bir düşman taarruzlarına karşı sayısız muharebelerde bu kıtaat mevkilerini muhafaza etmişlerdir. (Alman Generali Liman von Sanders)

* Avrupa’da hiçbir asker yoktur ki, bu ifadenin altını çiziyorum, Türklerle mukayese edilebilsin. Almanların müdafaada gayet iyi oldukları kabul olunabilir. Fakat siperlerde onlar dahi Türklerle kıyas edilemez. Misal olarak Gelibolu’yu zikretmek isterim. Orada bizim gemi ateşlerimizle büyük zayiata uğrayan kıtalar, Türk olmasalardı. Yerlerinde kalamaz ve derhal değiştirilirlerdi. Halbuki, Türkler, bütün muharebe müddetince yerlerinde kaldılar. (General Tawshend(Tavşent))

* Çanakkale Boğazı’ndaki Türkler ve Almanlar da 18 Mart’ı aralıksız takip eden sessiz günler, şaşkınlık ve sonra da, büyük bir sevinç uyandırdı. Moral, son derece yüksekti. Kaleler ve tabyalardaki hasar da kolaylıkla giderilmiş olmakla beraber, ağır bataryaların cephane durumu ciddiyetini koruyordu. (Robert Rhodes James( Rabır Rot Ceyms)

* Çanakkale müdafaası, üç mucizeler muharebesidir Hali kurtardı; maziye hamaset ve azametini iade etti; vatanımızı bir vatanı ebedi yaptı. (Sami Paşazade Sezai)

* Çanakkale’de her şeyimiz kusursuzdur. Fakat başarılı olmadık. Zira Türkler, yuvalarına girilmiş aslanların hiddet, cesaret ve kahramanlığı ile savaşıyorlardı. Böyle bir millet görmedim. ( Sör Kombet )

Bu konuyu yazdır


Yazar: GsrEra
03-17-2011, 02:56 PM
Forum: Genel Muhabbet
- Yorumlar (9)

Sarayda cellatlar her zaman hazır bulunurdu
Osmanlı'da adam asmak, boğmak ve kelle kesmek, bir ceza şekliydi ve bunun için de sarayda her zaman cellatlar bulundurulurd. Bir gurup cellat, padişah ve diğer yüksek rütbeliler için her an hazır durumda beklerlerdi.

İnfazlar nerelerde yapılırdı
Sarayda verilen ölüm cezaları, Topkapı Sarayı bahçesinde bulunan bir çeşmenin önünde infaz edilirdi, cellatlar infazdan sonra kanlı baltalarını ve ellerini burada yıkarlardı, bu çeşmenin sağında ve solunda kesilmiş kafaların teşhir edildiği kelle taşları vardı bu taşlara ibret taşları da denirdi.

İnfaz çeşmesi
Bu çeşmenin bir adı da cellat çeşmesi veya siyaset çeşmesi idi, cellatların kaldığı yer ise çeşmenin bulunduğu duvarın arakasındaydı. Bu çeşme halen Topkapı Sarayı'nın ön bahçesinde bulunmakta, her gün önünden ne olduğunu bilmeden yüzlerce kişi geçmektedir.

İnfaz şekilleri, yani öldürme şekilleri, kişinin konumu, mevkii, rütbesine ve işlediği suça göre değişirdi. Osmanlı sultanları ve şehzadelerinin kanı dökülmez, yay kirişi, ip ve kementle boğularak öldürülürlerdi. Bu öldürme şekli Türklerin Müslüman olmadan önceki dinleri olan Şamanizm’den geliyordu. Doğan Avcıoğlu, “Türklerin Tarihi” adlı eserinin ikinci cildinde:” Şamanist Türkler kan akıtarak öldürmekten çekinirler, Osmanlı padişah ve şehzadeleri boğularak öldürülürdü” der.

Kelleler padişaha sunulurdu
İnfaz edilecek halktan biri ise, kelle kesme şekli uygulanırdı. İstanbul dışında, imparatorluğun uzak vilayetlerinde idam edilen devlet adamlarının öldürüldüklerini ispat etmek için, kesilen başları meşin bir kırbaya (torba) konur, torba balla doldurulur, İstanbul’a getirilir, gümüş bir tepsinin içinde padişaha sunulur, beden ise öldürüldüğü yere gömülürdü.
Bu nedenle, başı başka yerde, bedeni başka yerde gömülü iki mezarı olan devlet adamları, sadrazamlar çoktur.. Bunlardan en meşhuru Viyana kuşatmasındaki başarısızlığı ile başı kesilen ve bir bal torbası içinde İstanbul’daki sultana gönderilen ve sonrada denize atılan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa idi.

Kesilen başlar halka sergilenirdi
Bu kesilen başlar bazende Topkapı Sarayı’nın ilk giriş kapısına asılır halka gösterilirdi. Bu kapı sarayın en dıştaki ilk kapısıdır, kesik başların konulduğu oyuklar halen durmaktadır. Kafalar üç gün kalırdı burda, bazen yüzlerce kafa olurdu.

Gayrimüslimlerin infazı
Cellatlar, Müslüman olan kişilerin infazdan sonra başlarını, cesedi sırt üstü yatırarak koltuğunun altına , Müslüman olmayanları ise yüzü koyun yatırarak, başlarını kıçlarının üzerine koyardı. (Kelle koltukta tabiri burdan çıkmış sanırım)

Öldürülenin üzerinden ne çıkarsa celladın
Öldürülen kişinin cesedi ve üzerindeki kıymetli eşya, para ve giyecekleri cellatın malı sayılırdı. Cellat cesedi isterse atar, isterse ölünün sahiplerine mevki, rutbe ve konumuna göre parayla satardı.

Dilsiz ve sağır olurlardı
Osmanlıda cellatlar dilsiz ve sağır olurlardı, bu iş için seçilen kişilerin dilleri kesilirdi. Osmanlı tarihinde en hazin boğarak öldürme olayı 28 Ocak 1595 te cereyen etmiştir.

Padişahlar kardeşlerini infaz ettirirdi
Fatih Sultan Mehmet’in imparatorluğun devamlılığını sağlamak amacıyla çıkardığı, “Nizamı Alem” fermanı gereğince, fermanın metni şöyledir:( Her kimseye evladımdan saltanat müyesser ola (nasip ola) karındaşlarını nizamı alem için katletmek münasiptir.) Üçüncü Mehmed, 19 çocuk ve yetişkin şehzade kardeşlerini bir gecede dilsiz cellatlara boğdurmuştu. Ertesi günü Divanı Hümayun avlusuna üzeri kıymetli örtüler, kıymetli taşlarla bezenmiş sorguçlar ve kavuklar bulunan 19 şehzade tabutu konmuştu.

Cellatlar konusunda son zamanda üç yeni kitap yayınlanmıştır: “Cellatları da Asarlar- Ergün Hiçyılmaz” “Ölümün soğuk eli, Cellat-Muhammet Pamuk” “Cellat ve Ötekiler-Cengiz Yıldırım

Cellatlar insani duygulardan uzak ve merhemetsizdiler
Osmanlı’da halk, İslam dininin adam öldürmeyi yasaklaması, can alan bu kişilere toplum tarafından hoş bakılmaması nedeniyle, bir çok insani duygu ve özelliklerden yoksun olan, acıma, merhamet, sevgi hisleri bulunmayan cellatları mezarlıklarına almamış, kendi aralarına gömülmelerini istememiştir.

İki yerde cellat mezarlığı olduğuna inanılır
İstanbul’da iki yerde cellat mezarlığı olduğu bilinmektedir, Haldun Hürel.”İstanbul’u Geziyorum Gözlerim Açık” adlı eserinde bunlardan birinin,Edirnekapı’dan Ayvansaraya inen kara surlarının Eğrikapı civarında olduğunu yazar. Diğer bir cellat mezarlığı da Eyüpte, mezarlıklar arasından dar bir yokuşla çıkılan, Fransız yazar Pierre Loti’nin bir müddet yaşadığı, şimdilerde müze-kafe olan evin önünden gidilerek çıkılan, Karyağdı bayırında, Karyağdıbaba tekkesinin biraz ilerisindedir.Bunların cellat mezarları oldukları ise mezar taşlarından anlaşılmaktadır. Osmanlı mezarlıkları, taş işçiliğinin en güzel örnekleri ile yapılmış mezar taşları ile doludur, burada gömülü insanların dünyada iken ne iş yaptıklarını mezar taşlarına bakarak anlamak mümkündür, vezir mi, denizci mi, subay mı yeniçeri mi ,ulema mı, kadı mı? hepsi mezar taşlarından anlaşılır.

Yakınları bulamasın diye mezar taşlarında yazı yok
Mezar taşlarında hiçbir yazı ve işaret bulunmaması ise anlaşılır bir durumdur. Bu, öldürülen kişinin geride kalan yakınlarının, bunları mezar taşlarından bulup, mezarlarını tahrip etme eş ve çocuklarına kötülük veya başkaca bir hatalı tutum ve davranış içinde olmamaları için alınan bir koruma önlemi olsa gerektir. Böylece en azından, cellat baba seçmeme şansı olmayan günahsız çocukların kimler oldukları, varsa annesi, babası, akrabaları bilinmeyecek, cellat yakınları diye dışlanmayacaktır.

























Bu konuyu yazdır